Skip to main content

                  16 Temmuz 2019

Türkiye toplumsal cinsiyet eşitliği hedefine ulaşmaktan çok uzak! Yasal eşitlik kadınların hayatını teğet geçiyor… 

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri Birleşmiş Milletler’de gözden geçirildi. Kadın ve sivil toplum örgütleri[1] Türkiye’de toplumsal cinsiyet eşitliği ile kadın ve kız çocuklarının güçlenmesi konusunda yapısal geri gidişi ve nedenlerini hazırladıkları alternatif rapor ile ortaya koydular.

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin (SKH) gözden geçirildiği Yüksek Düzey Politik Forum 09-18 Temmuz tarihleri arasında Birleşmiş Milletler’in New York’taki genel merkezinde gerçekleşiyor. Türkiye forum kapsamında ikinci gönüllü ülke raporunu 15 Temmuz’da sundu. Türkiye adına T.C. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanı Naci Ağbal yaptığı sunumda Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri’nin Türkiye’de en üst düzeyde sahiplenildiğini ve paydaş katılımına önem verildiğini vurguladı. SKH’nin politikalara entegre edildiği belirtilse de, toplumsal cinsiyet eşitliği konusuna sunumda yer verilmedi.

Sunumun ardından tanınan kısıtlı zamanda söz alan sivil toplum temsilcileri ise Türkiye’de kadınların yasal hakları ile gündelik hayatta bu hakların kullanımı arasındaki uçuruma dikkat çekti. Toplumsal cinsiyet eşitliğine muhalefet eden grupların saldırıları ve siyasi irade eksikliğinin kadınların ve kız çocuklarının haklarına ulaşmalarını gitgide engellediği vurgulandı. Ayrıca sivil toplum sözcüleri geçen hafta TBMM’ye sunulan 11. Kalkınma Planı’ndan daha önceki planlarda yer alan “toplumsal cinsiyet eşitliği” kavramı ve kapsamının çıkarılmasının vahametine değinerek, bu yaklaşımla 2030 yılına kadar SKH’ye ulaşmanın imkansız olacağını belirttiler.

Türkiye’nin SKH ile toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın ve kız çocuklarının güçlenmesi konusundaki uygulamalarını izleyen kadın ve sivil toplum örgütleri görüşlerini hazırladıkları alternatif raporda ele aldı.  Rapor kadınların boşanma sonrasında aldıkları yoksulluk nafakası, kadına yönelik şiddet ve ev içi şiddete karşı koruyan 6284 no’lu yasa, İstanbul Sözleşmesi ve kadınların cinsellik ve doğurganlık sağlığına dair kazanılmış haklarına yönelik saldırılara dikkat çekiyor. 2030 yılına kadar hedeflere ulaşmak ve toplumsal cinsiyet eşitliğini sağlayabilmek için raporda ele alınan öneriler şöyle:

  • SKH’nin hayata geçirilmesinde yol gösterici olacak, bağımsız kadın ve sivil toplum kuruluşlarının da eşit partnerler olarak katıldığı, kaynakları ayrılmış, yetkileri belirlenmiş bir SKH mekanizması ivedilikle kurulmalıdır.
  • Türkiye SKH’nin uygulanması konusunda toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın ve kız çocuklarının güçlenmesi hedefini ve ilgili alt hedefleri öncelemelidir.
  • Toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadın ve kız çocuklarının güçlenmesi konusunda kamuoyunun bazı kesimlerinin gösterdiği muhalefet ve direnç farkındalık yaratma ve siyasi kararlılık yolu ile aşılmalıdır.
  • Türkiye, başta İstanbul Sözleşmesi olmak üzere, CEDAW ve Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri gibi toplumsal cinsiyet eşitliği ve kadına yönelik şiddet konusundaki uluslararası taahhütlerini yerine getirmelidir!
  • Göçmen kadın ve kız çocuklarının korunmasına ilişkin sınır ve tekrar yerleştirme politikaları gözden geçirilmeli ve hizmetlere erişimleri sağlanmalıdır.
  • Erken yaşta ve zorla evlilikler genç kadınların hayatındaki tehditlerden biri olmaktan çıkarılmalıdır. Cinsel şiddet destek – danışma merkezleri ve şiddet başvurularına hizmet veren acil hatlar en kısa zamanda kurulmalı, kapsamlı cinsellik eğitimi müfredata dahil edilmelidir.
  • Türkiye’de kadın ve kız çocukları ile ilgili tüm hedeflerin yerel düzeyde gerçekleştirilmesi için kapsamlı stratejiler ve etkin kaynaklar gereklidir. Bunun için hem yerel, hem ulusal düzeyde kadınların karar verme mekanizmalarına eşit katılımı sağlanmalıdır.
  • Türkiye bağımsız kadın hareketi kazanılmış haklarından vazgeçmeyeceği gibi SKH altında belirtilen hedeflere ulaşılmasının da sonuna kadar takipçisi olacaktır.

SKH hakkında:

25 Eylül 2015’te kabul edilen Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri (SKH) 2030 yılına kadar erişilmesi amaçlanan 17 hedeften oluşmaktadır. Aralarında Türkiye’nin de bulunduğu, (BM) Birleşmiş Milletler  üye devletleri bu hedeflere yerel, ulusal ve uluslararası düzeylerde ulaşmak için çalışmayı taahhüt ettiler.

Sürdürülebilir Kalkınma Hedefleri kalkınmanın üç temel ayağını da ele almaktadır: ekonomik, sosyal ve çevresel.[2] Hedefler tüm bu ayakları birbirine bağlı ve ayrılmaz şekilde ele alır ve aralarında bir denge kurmayı amaçlar. SKH yoksulluğun azaltılmasından, sağlığa erişime, toplumsal cinsiyet eşitliğinden iklim değişikliğine ve tüm eşitsizliklerin giderilmesine kadar geniş kapsamlı bir eylem çağrısıdır.

SKH konusunda kat edilen yol seçilen hedefler bazında küresel olarak ve ülkelerin gönüllü raporları doğrultusunda her yıl Temmuz ayında BM Yüksek Düzey Politik Forum’da gözden geçirilmektedir.

[1] Rapora katkıda bulunan örgütler Kadının İnsan Hakları Derneği Derneği, Mor Çatı Kadın Sığınağı Vakfı, EŞİTİZ – Eşitlik İzleme Kadın Grubu, Kadın Dayanışma Vakfı, Cinsel Şiddetle Mücadele Derneği, Kadınlarla Dayanışma Vakfı, Kadın Koalisyonu – Uluslararası Çalışma Grubu ve Yerel Uygulamalar İzleme ve Araştırma Derneği.

[2] SKH diğer BM süreçlerinin çoğu (örn. CEDAW) gibi bir sözleşme değil. O yüzden bir imza atma süreci yok. Bir taahhütler bütünü gibi düşünmek daha doğru.